Taklitle Mücadele Zor mudur?

Taklitle mücadele yapmadan, marka olmak imkansızdır.  Taklidiniz varsa hukuki mücadele bir tercih değil ticari zorunluluktur!

Taklitlerle ne kadar çok mücadele yaparsanız, markanızın itibarı o oranda artar, itibarı artan markayı da taklit etmek isteyenler çoğalır. Evet biliyorum; kafa karıştırıcı bir çıkarım ama taklitlerle mücadele etmeden markanın/ürünün itibarını koruyamazsınız, taklitlere karşı mücadeleyi iyi yönetirseniz kısa sürede marka/ürün itibarınız artar, haliyle bu da taklit edilme isteğini artırır.

Adidas, Ralph Lauren, DeFacto, Derimod, Deichmann, Kültür Koleji…. vb ulusal veya uluslararası tanınmışlığı olan markaların taklitlerle mücadeleyi kesmemesi bu nedenledir; marka olmak için taklitle mücadele şarttır!

Taklitle mücadeleyi sadece mahkeme aşaması olarak görmek de büyük bir hatadır; taklitle mücadelede mahkeme aşaması çok önemlidir, fakat öncesi ve sonrasında yapılması gereken birçok aşama daha bulunmaktadır. Sadece mahkeme aşaması üzerinden yapılan taklitle mücadeleyle başarı sağlamak çok zordur.

Taklitle mücadele için ilk olarak marka ve ürünlerinizin tescillerinin tam ve doğru yapılması şarttır! Tescil kısmı eksik ve hatalıysa, mahkeme sürecinden olumlu sonuç almazsınız.

Taklitle mücadeleye, genel hukuk bilgileriyle yaklaşılmaz, özel bilgi ve tecrübe gerekir. Marka ve Patent davaları uzmanlık gerektirir, başarı için önce bunun kabulü gerekir.

Dava açmak çok kolaydır fakat zor olan kazanmaktır; uygulamada çoğu marka ve patent davası yeterli delil, belge sunulmaması ve davanın iyi konumlandırılmaması nedeniyle reddedilmektedir. 

Eksiksiz bir tescil sürecinden sonra işin uzmanlarınca yürütülen hukuki mücadele sonucunda taklitle mücadelede olumlu sonuçlar alınır.

Size bir örnek vereyim: Ülkemizin önde gelen bir mobilya firmasının tüm tasarladığı ürünler birçok firma tarafından taklit ediliyordu. Bildiğiniz üzere mobilya mağazaları, belli semtlerde ve mobilyacı sitelerinde yan yanadır. Haliyle tüketiciler, aynı ürünü farklı firmalarda, farklı fiyatlarla görünce ürüne olan ilgileri azalıyordu.

Bu durum ciddi zararlara sebep vermeye başlayınca, hukuki ve tescil desteği için tarafımızla irtibata geçen mobilya firmasının; tüm ürünlerine tescil aldık ve akabinde ürünleri taklit eden irili ufaklı tüm firmalara karşı hukuksal süreçleri başlattık daha ilk yılda taklit ve taklitçi sayısında ciddi bir düşüş yaşandı. Taklitçiler artık alenen taklit yapamaz ve taklitleri mağazalarında sergileyemez noktasına geldiler.

Bir başka örnek vereyim: Abiye elbise üreten bir firmanın ürünleri daha piyasaya çıkmadan taklit edilmeye başlanınca ciddi bir ekonomik çıkmaza girdiler.

Piyasaya çıkmayan ürünlerin taklit edilmesi; Firma içinden birisinin modelleri taklitçilere verdiğini gösteriyordu, ama yüzlerce kişinin olduğu firmada, bu haini bulmak imkan dahilinde değildi. 

Önerimiz üzerine; tüm yeni modellere hatta üzerindeki süslemelere tasarım tescili alındı; tescil süreci tüm çalışanların görmesi için alenen gerçekleştirildi, bayilere, tedarikçilere bildirildi hatta ürünlerin etiketlerine, ambalajlarına da yerleştirildi. Bu süreç dahi taklitlerin çoğunu engellemeye yetti, taklitte ısrar eden birkaç firmaya dava açıldı ve onlarda vaz geçmek zorunda kaldı.

Modelleri daha üretmeden dışarıya sızdıran hain asla bulunamadı ve muhtemelen halen çalışıyordur ama taklit büyük ölçüde sonlandırıldı.